Bebeğiniz için en iyi besin anne sütüdür
bg

Bebeklerde Güvenli Bağlanma: Uzman Psikolog Ezgi Eyüboğlu Anlatıyor

Her anne bebeğiyle arasındaki bağın güçlü ve güvene dayalı olmasını ister. Bebeğinin sadece fiziki olarak değil duygusal ve sosyal olarak da ihtiyaçlarına duyarlı olup bunları tutarlı şekilde karşılamak, anne ile bebek arasındaki bu bağın kurulmasının en önemli adımlarından biridir.  

Anne ile bebek arasındaki güvenli bağlanmanın temeli, annenin bebeğin ihtiyaçlarına tutarlı ve duyarlı bir şekilde cevap vermesidir. Bu temel, bebeğin dünyaya karşı güven duygusu geliştirmesini sağlar. Doğumdan sonra kucağınıza almanızın ardından başlayan büyütme sürecinde bebeğinizle aranızdaki bağı güçlü kılmanız çok önemlidir. Güvenli bağlanma, bebeğinizin sadece bugünkü mutluluğu için değil, aynı zamanda gelecekteki sağlıklı yaşamı için de vazgeçilmez bir temel oluşturur.

Güvenli Bağlanma Nedir?

Bağlanma, iki birey arasında bir ilişki kurma şeklidir. Bebeklerde güvenli bağlanma ise bebek ile ona bakım veren kişinin birlikte olması, bebeğin bakımının doğru şekilde ve doğru zamanda karşılanması ve bu iki durumun sağlıklı şekilde sürdürülmesi ile gerçekleşir.

Bebeklerde güvenli bağlanmada ilk figür annedir. Anne ile bebek arasındaki iletişiminin ana kaynağını duygular oluşturur. Bebek, doğumu ile annenin duygusal alanının en önemli üyesi olur. Bebek bu duygusal alan içinde büyür ve anneye bağlanır.

Anne bebek arasındaki ilişkinin temelini güvenli bağlanma oluşturmalıdır. Anne bağlanma süreci içinde öğretebilen, bebeğin kendini tanımasında ayna görevi olan, beslenme ve kişisel bakım gibi teke tek ilişkide duyarlı ve iş birliğine yönelik görevler üstlenen bir kişi olarak tanımlanır. Anne dışında bebeğin babasıyla ya da bebeğe bakım veren başka biriyle de güvenli bağlanması söz konusu olabilir.

Güvenli Bağlanma Belirtileri Nelerdir?

Bebeğin sağlıklı duygusal ve sosyal gelişimi için kritik öneme sahip olan bağlanma kavramı, bebekle birincil bakım veren kişi arasında gelişen ve bebekte güven duygusunu yerleştiren güçlü bir bağdır.

Bebeğin bakım verenine, genellikle anne veya babasına karşı duyduğu güven ve emniyet duygusu olan güvenli bağlanmanın gelişmesi için çocuğun kesintisiz, tutarlı tepki veren, duyarlı ve her zaman ulaşılabilir bir bakım verene sahip olması önemlidir. Güvenli bağlanan bebekler, bakım verenlerinin varlığında kendilerini rahat ve güvende hissederler. Bunun yanı sıra bebeklerde güvenli bağlanma belirtileri arasında şunlar yer alır;

  • Güvenli bağlanma gösteren çocuklar, annelerinin her zaman yanlarında olup, stres durumlarında yardımcı olacaklarına inanırlar.
  • Anne ayrıldığında tepki göstermelerine karşın döndüğünde kolaylıkla yatışırlar.
  • Bakım veren kişilerin yakınında olduklarında huzurlu ve sakindirler.
  • Stresli veya korktuklarında bakım verene sığınırlar.
  • Bakım vereniyle göz teması kurar, gülümser ve sesler çıkarırlar.
  • Açlık, yorgunluk, rahatsızlık gibi duygusal ihtiyaçlarını ağlama, mimik ve vücut diliyle ifade ederler.
  • Diğer insanlarla olumlu etkileşimler kurarlar.
  • Sosyal becerileri gelişmiştir ve empati kurabilirler.
  • Çağırdıklarında kendisine bakım veren kişinin yanıt vereceğinden ya da yardımcı olacağından emin şekilde hisseder ve davranırlar.
  • Annelerinin yardımcı olacağına ilişkin güvenleri fazladır.

Güvenli Bağlanan Çocuğun Özellikleri Nelerdir?

Bebeklik dönemindeki bağlanma, kişilerin sosyal, romantik ve bireysel yaşantılarının biçimlenmesinde önemlidir. Erken bebeklik döneminde, ebeveynlerle yaşanılan deneyimlere bağlı olarak bebek iki türlü bağlanma geliştirebilir. Bunlar güvenli veya güvensiz bağlanmadır.

Güvenli bağlanan bebekler;

  • Anneleri ayrıldığında tepki göstermelerine karşın döndüğünde kolaylıkla yatışırlar.
  • Anneden ayrılıklarda huzursuzluk hissederler ve annesi geri döndüğünde mutlu olup, huzursuzluklarını gidermek için anneye sarılırlar.
  • Güvenli bağ kuran bebekler annelerinin yanında olunca etrafı incelemekten zevk alırlar.
  • İlerleyen yaşlarında kurallara daha kolay uyum sağlarlar.
  • Daha yaratıcı oyunlar oynarlar.
  • Başkalarını anlama becerileri daha iyidir.
  • Ailesinden ayrı kalabilirler.
  • Ailesi dışında olan ortamlarda sağlıklı ilişki kurulduğunda kendini güvende hissederler.
  • Korktukları zaman aileleri tarafından rahatlatılmak isterler.
  • Ailesini yabancılara tercih ederler.

Güvenli bağlanamayan çocuklarda ise kaygılı-kararsız bağlanma, kaçıngan bağlanma gibi sağlıksız bağlanma stilleri görülebilmektedir. Güvensiz bağlanma geliştiren çocukların sosyal izolasyona eğilimli, sinirli, huzursuz, akranlarına ve öğretmenlerine karşı saldırgan, uyumsuz, depresif, imgeleme gerektiren oyunlarda başarısız oldukları ve sorumluluklarını yerine getiremedikleri gözlenmiştir.

Kaygılı-kararsız bağlanan çocuklar yabancılardan korkabilir, ailesi yanından ayrıldığında gergin ve huzursuz olur, ailesi geri döndüğünde rahatlamaz ve yatışmazlar. Kaçıngan bağlanan çocuklar, ailesi ile yakın temas kuramazlar. Ailesinden yakınlık veya rahatlık beklentileri yoktur. Kaçınmacı bağlanma örüntüsü olan çocuklar ise annelerinin yardımcı olacağına ilişkin hiç güveni olmayan çocuklardır. Sürekli olarak çocuklarını geri çeviren ya da reddeden, onlara uygun tepkiler vermeyen, empati yapmayan anneleri olan bu çocuklar, ayrılığa tepkisiz kalıp, anne döndüğünde yakın durmazlar.  Gerilimli kaçınan bağlanma geliştiren çocuklarınsa, çevrelerindekilere güvenemediklerinden genellikle kişileri kontrolleri altına alma eğiliminde oldukları ve öfkelerini doğrudan ifade edemedikleri, bütünlük duygusuna sahip olamadıkları, özdeğer duygusunu sürdüremedikleri tespit edilmiştir.

Güvenli Bağlanma Nasıl Oluşturulur?

İnsan yavrusu savunmasız doğar ve ihtiyaçlarının karşılanması konusunda uzun süre bakıma ve ilgiye ihtiyacı olur. Bebeğin gelişebilmesi ve sağlıklı birey olması için sadece fiziksel değil duygusal olarak da ihtiyaçları giderilmelidir. Bu duygusal ihtiyaçların nasıl karşılandığı, bebeklerde güvenli bağlanma açısından önem taşır.

Doğum sonrası erken dönemde bağlanmayı etkileyen ve anne-bebek bağlanmasını kolaylaştıracak uygulamaların başında şunlar gelir;

  • Erken ten tene temas
  • Kanguru yöntemi
  • Odanın paylaşılması

Bebeğin yatıştırılması, kucaklanması, okşanması, cinsiyeti ile seslenilmesi, konuşulması, göz göze temas kurulması ve emzirilmesi ya da emzirilemiyorsa uygun beslenme yönteminin kullanılması bağlanmayı destekler ve geliştirir. Annenin bebeğini kanguru yöntemi ile kucağına almasıyla, fiziksel ve duygusal olarak ilişkilerin desteklendiği, etkileşimin arttığı görülmüştür.

Ayrıca bebeğinizin ihtiyaçlarına zamanında yanıt vermeniz ve tutarlı bir bakım rutini oluşturmanız güvenli bağ kurmanızı destekleyebilir. Bebeğinizin ne zaman besleneceğini, uyuyacağını ve oyun oynayacağını bilmesi, ona güven duygusu verir. Bu süreçte bebeğinizin duygusal ihtiyaçlarına duyarlı olmaya özen gösterebilirsiniz. Bebeğinizin her ağlaması, farklı bir ihtiyacını ifade edebileceği için onun bu duygusal sinyallerini anlamaya çalışabilirsiniz.

Çocukluk Döneminde Güvenli Bağlanma Nasıl Sağlanır?

Bebeklerde güvenli bağlanmanın temelinde, fiziksel ihtiyaçların duygusal olarak desteklenerek karşılanması yatar. Bebeğin beslenme ihtiyacını karşılarken bir yandan bebekle göz teması kurmak, ona ninni söylemek, ilgi ve şefkat göstermek fiziksel ihtiyacı duygusal olarak desteklemeye yani güvenli bağlanmayı sağlayan bir harekete örnektir. Bez değiştirirken bakım veren kişinin tüm dikkatini bebeğe odaklaması, masaj yaparak veya küçük oyunlar oynayarak bebeğe yanında olduğunu hissettirmesi de bebeklerde güvenli bağlamayı sağlayan davranışlardan biridir. Özetle bebeğin ihtiyacına sevgiyle karşılık verilmesi, güvenli bağlanma için atılması gereken ilk adımdır.

Bebeğin ihtiyaçlarının karşılanma şekli kadar doğru zamanda karşılanması da önemlidir. Bebek ağladığında onu sakinleştirmeye ve onunla ilgilenmeye gelen birinin olması, bebeğin gelişimi açısından gereklidir. Bebek özellikle ilk 3-4 ay her ihtiyaç duyduğunda kucağa alınmalı ve sakinleştirilmelidir. Bu bebek için temel bir ihtiyaçtır. Eğer bebek ihtiyaç duyduğunda kucağa alınmazsa o zaman bakım aldığı kişiyle ilişkisinde kaybetme kaygısı oluşur. Bu durumda bebek kaybetmekten korktuğu kişinin kucağında sürekli kalmak ister ve kucak bağımlılığı artar.

Güvenli Bağlanma Stilinin Özellikleri Nelerdir?
Bebekler büyüdükçe duyguları ile bağlantı kurar. Güvenli bağlanma, zamanla istek ve talepleri değişen ve şekillenen bebeklerin hayata sağlam adımlar atması açısından önemli bir itici güçtür. Bebekler güvenli bağlanma sayesinde dış dünyayı daha iyi tanır ve daha rahat keşfeder.

Bebeğiniz için bu kadar önemli olan güvenli bağlanma ilişkisini şunlara özen göstererek destekleyebilirsiniz;

  • Güvenli bağlanma için öncelikle bebeğin duygularını anladığınızı söyleyin ve ona anlaşıldığını hissettirin. Duygularının anlaşılmadığını düşünen bebek için güvenli bağlanma zorlaşır ve tepkileri giderek öfkeye dönüşür.
  • Bebeğiniz büyüdükçe isteklerinin yerine gelmesi konusunda daha ısrarcı olabilir. Mümkün olmayan istekleri konusunda ikna edici ve güven verici olmalısınız.
  • Bebeğinize basit bir dil ve ifadeyle, koyduğunuz kuralların gerekçelerini anlatın.
  • Yerine getiremeyeceğiniz sözleri vermeyin.

Bebeğinizle güvenli bağlanma ilişkisi kurarken bazen zorluklar yaşayabilirsiniz. Böyle durumlarda kendinizi suçlamayın ve hata payını kendinize tanıyın.  Bebeğinize karşı mükemmel davranmayı her zaman kendinizden beklemeyin. Bebeğinize karşı her zaman ideal bir yaklaşım sergileyemeyebilirsiniz. Unutmayın ki, arada bir yapılan yeterli ilgi gösterememe durumları, bebeğinizle temel ilişkinizi zedelemez.

Çalışan ve emziremeyen anneler ile bebekleri arasındaki güvenli bağlanma

Çalışan annelerin bebeklerine karşı kendilerini yetersiz hissettikleri konulardan biri de güvenli bağlanmadır. Çalışan anneler, gün içinde birlikte zaman geçiremediklerini ve bu nedenle bebekleriyle yeterince güvenli bağlanma ilişkisi kuramadıklarını düşünerek endişe eder. Halbuki annenin çalışıyor olması, bebeğiyle güvenli bağ kurmasına engel değildir. Sadece fiziksel olarak bir arada olmak, bebekle güvenli bağlanma kurmaya yetmez. Çalışan anneler bebekleriyle geçirdikleri sürenin kısıtlılığı nedeniyle kaygı duymak yerine, birlikte geçirdikleri zamanın kaliteli olmasına özen göstermelilerdir.

Çalışan anneler için önemli olan, evde bebeğin ihtiyaçlarının bakım veren biri tarafından doğru zamanda doğru şekilde sevgi ve şefkatle karşılanmasıdır. Kendisine bir arada olduğu zamanlarda keyifli aktiviteler yapan, onunla göz teması kuran ve ona gülümseyen bir anneyle her bebek güvenli bağ kurabilir. Ayrıca bebek aynı anda hem bakım veren kişiyle hem de annesiyle güvenli bağlanmayı gerçekleştirebilir.

Emziremeyen annelerin de bebekleriyle güvenli bağlanma konusunda endişeleri olabilir. Bebeği emzirememek bir anne ile bebeği arasında güvenli bağlanma için engel oluşturmaz. Çünkü sadece emzirilmek, bebeğin annesiyle güvenli bağlanma kurmasını sağlamaz. Güvenli bağlanma için, bebeğin beslenme ihtiyacının annesi tarafından doğru zamanda, sevgiyle ve duygusal odaklanmayla karşılanması yeterlidir.

Emzirilemeyen ve biberonla beslenen bir bebekle temeli sevgi olan ve duygusal temas içeren her ilişki, güvenli bağlanma ile sonuçlanır. Emziremeyen annelerin bebeğiyle güvenli bağlanma kuramadığına ilişkin kaygıyı bir kenara bırakıp, bebeğiyle her anın tadını ve keyfini çıkarmaları daha önemli ve değerlidir.

Duygusal Açıklık ve İletişim

Bağlanma, anne ve bebeği arasında her iki yönde gelişen ve kurulan bir iletişim ve etkileşim örüntüsüdür.  Bebekleri ayrılıklara hazırlamak önemlidir. Bebeklerde güvenli bağlanmada duygusal açıklık ve iletişim, bebeğin bakım verenine karşı duyduğu güven ve emniyet duygusunun temelini oluşturur. Duygusal ihtiyaçları tutarlı bir şekilde karşılanan bebekler, bakım verenlerine güvenirler ve kendilerini güvende hissederler. Bu güven, güvenli bağlanmanın temelini oluşturur.

İletişimin güçlü olması bebekle anne arasında oluşabilecek sıkıntıları en aza indirebilir. Bu nedenle bebeğinize karşı her zaman açık olmaya ve iletişim kurmaya çalışın. Örneğin, işe giderken bebekle konuşup, onu ayrılığa hazırlamak için; “Anne şimdi işe gidiyor, akşam yeniden buluşacağız” diyebilirsiniz. Bebeğe bilgi vermeden evden çıkmak, çocuğun güvensizlik duygularını pekiştirir ve ayrılığa tepkilerini arttırabilir.
 

Güven ve Bağımsızlık

Bireyin çevresi ile güvenli ilişki geliştirebilmesi anne ile kurmuş olduğu güvenli bağa bağlıdır. Bebek, ebeveynlerle güven temeline dayalı deneyimler yaşayabildiği takdirde, bu duygusunu genelleyerek sosyal dünyaya yöneltebilir, sağlıklı duygusal ve sosyal gelişim sağlayabilir. Ebeveynleriyle kurduğu etkileşimlerin verimliliği, etkililiği ve güvenilirliği sayesinde bebek başkalarıyla da etkileşime girebilir.

Anne-baba ilişkilerinde yeteri kadar güven duygusu kazanamamış çocuklar ise aile dışı ilişkilerinde daha şüpheci ve daha güvensiz davranışlar sergileyebilir. Özetle güvenli bağlanan bebekler, bakım verenlerinin varlığında kendilerini güvende hissederler. Bu güven de onların çevrelerini keşfetmeye ve yeni deneyimler yaşamaya istekli olmalarını sağlayabilir. Siz de güvenli bağlanma ile bebeğinizin bağımsız olmasını destekleyebilir, çevresini keşfedip kendisine güvenmesine yardımcı olabilirsiniz.

Kendi Bağlanma Stilinizi Tanıma ve İyileştirme

Yapılan araştırmalar sonucunda bebeklerde güvenli bağlanmanın dışında ayrıca kaygılı, kaçınan ve karmaşık bağlanma gibi farklı bağlanma stilleri de vardır. Bebeğinizle aranızdaki bağı güçlendirmek için adım atmak istiyorsanız öncelikle bu bağlanma stillerini incelip detaylarını öğrenebilirsiniz. Bağlanma stilleri üzerine yapılan testler ve anketler, kendi bağlanma stilinizi anlamanıza yardımcı olabilir.

Kendi bağlanma stilinizi bulduktan sonra zaman içinde iyileştirmeler yapabilirsiniz. Burada mükemmel ebeveyn olmak yerine, bebeğinizle güvenli ve sağlıklı bir bağ kurmaya odaklanabilirsiniz. Bebeğinizin ihtiyaçlarına duyarlı ve tutarlı bir şekilde yanıt vermek hem onun güvenli bağlanmasını hem de kendi bağlanma stilinizi iyileştirmenizi destekleyebilir.


Terapi ve Profesyonel Destek

Bebeklerde güvenli bağlanma sürecinde terapi ve profesyonel destek, özellikle bazı durumlarda gerekli olabilir. Doğum sonrası depresyon veya anksiyete, annenin bebeğiyle duygusal olarak bağlantı kurmasını zorlaştırabilir. Bebekte annesi ya da temel bakım veren kişi ile bağ kurmasını engelleyebilecek gelişim geriliği ya da tıbbi sorunlar varsa bu durum güvenli bağlanmayı zorlaştırabilir. Ya da anne babalarından sık sık ayrılmak zorunda kalmak da çocuklarda bağlanma sorunları oluşturabilir.

Bağlanma sorunu yaşayan bebeklerin çoğunun zor mizacı olduğu, beslenme ve uyku alışkanlıklarının düzensiz olduğu, sinirli oldukları ve yatıştırılması zor oldukları bilinmektedir. Tüm bu özelliklerin anne-bebek ilişkilerine olan etkileri önemlidir. Bu nedenle terapi, ebeveynlere duygusal olarak destekleyici bir ortam sağlayabilir. Aile terapisi veya ebeveyn-bebek terapisi, bu tür zorlukların üstesinden gelmeye ve sağlıklı bir ilişki kurmaya yardımcı olabilir. Terapiler sayesinde bebeğin bağlanma sorunları ele alınıp, ebeveynlerin güvenli bağlanma becerileri geliştirilebilir.

Uzman Psikolog

Ezgi Eyüboğlu

 

ilkadımlarım app

İlkadımlarım: Bebek Gelişimi

İlkadımlarım'ı uygulamada aç