Modern Erkek Bebek İsimleri
Siz de her anne baba gibi bebeğinizin hayatı boyunca taşıyacağı ismi seçerken çok heyecanlısınız. Erkek bebeğinize hala isim arıyorsanız hazırladığımız Modern Erkek Bebek İsimleri listemizden fikir alabilirsiniz. İşte size Modern Erkek Bebek İsimleri ve anlamları…
A Harfi
Abay: 1. Beceri. 2. Seziş, anlayış. 3. Büyük erkek kardeş.
Agir: Ateş.
Aktuğ: Beyaz tuğ.
Algın: 1. Güçlü, iyi, güzel, sıcakkanlı, sevimli. 2. Sevdalı, âşık, vurgun. 3. Hızlı akan su. 4. Cılız, zayıf.
Amaç: Erişilmek istenen sonuç, maksat, gaye, hedef.
Andaç: 1. Armağan.2. Evlat, nesil. 3. Ün, şöhret. 4. Eş, denk.
Aral: 1. Birbirine yakın adaların oluşturduğu topluluk, takımada. 2. Sıradağlar.
Aras: 1. Kendisininmiş gibi sahip çıkılan, bulunmuş mal.2. Doğu Anadolu’da bir ırmak.
Arden: 1. Sabırsız, istekli. 2. Bolluk, bereket 3. Yüce makam.
Arem: Çölde bilinçli şekilde birileri tarafından konulan hedef, nişan.
Aren: Farsça: Parlak renkteki kum tanesi. Hititçe: Işık
Arınç: 1. Temiz, saf, arı. 2. Barış, huzur.
Arjen: 1. Volkan alevi. 2. Atılgan enerjik ve akıllı olan kimse.
Arman: 1. Dürüst, doğru, güvenilir kimse. 2. İstek. 3. Özlem.
Artuç: Ucu sivri bir demirle donanmış, uzunca çubuk şeklinde, mızrak türünden eski bir silah.
Ateş: 1. Yanıcı cisimlerin tutuşmasıyla beliren ısı ve ışık.2. Coşkunluk.
Atlas: Yüzü parlak, sık dokunmuş bir tür ipekli kumaş.
Ayaz: 1. Duru ve sakin havada çıkan kuru soğuk. 2. Açık, bulutsuz hava. 3. Aydınlık, ışık. 4. Mehtap.
Aycan: "Ey sevgili" anlamında kullanılan bir ad.
Artun: Gururlu, kendine güveni olan kimse.
B Harfi
Bağdaş: Yakın arkadaş, dost.
Bangu: 1. Haykırış, bağırış. 2. Gök gürültüsü. 3. Yankı.
Barçın: Bir tür ipekli kumaş.
Barın: 1. Bütün, hep. 2. Güç, kuvvet. 3. Göğüs.
Barkan: Çöllerde rüzgârın esme yönüne dikey doğrultuda oluşan, ay biçimindeki küçük kum kitlesi.
Bartu: 1. Varlık, servet.2. Varılacak yer, mesafe.
Batır: Kahraman, yiğit, cesur, bahadır.
Bayer: Zengin, varlıklı kimse.
Berke: Kamçı.
Bilgehan: Bilgili hükümdar.
Bilgin: Bilimsel bir konuda derin bilgisi olan, âlim.
Bilhan: Çok bilgili, çok bilen.
Buluş: İlk kez yeni bir şey yaratma, icat.
Bulut: Atmosferdeki su damlacıkları ve buz taneciklerinin görülebilir yoğunluk kazanmasıyla oluşan, biçimleri, yükseklikleri ve yol açtıkları hava olaylarıyla birbirinden ayrılan yığınlar.
Burç: 1. Kale duvarlarından daha yüksek, yuvarlak, dört köşe veya çok köşeli kale çıkıntısı. 2. Zodyak üzerinde yer alan on iki takımyıldıza verilen ortak ad. 3. Ökse otu.
Boratay: Fırtına gibi hızlı olan kimse.
C Harfi
Canbek: Özü pek, güçlü kişilikli kimse.
Canberk: Güçlü, sağlam kişilikli kimse.
Cankat: "Yaşama gücü ver, neşe ve mutluluk saç" anlamında kullanılan bir ad.
Canöz: Kişinin özü.
Cem: 1. Hükümdar, şah. 2. İran mitolojisinde şarabı bulan. 3. Ar. Toparlanma, bir araya gelme.
Cudi: Cömert, eli açık.
Ç Harfi
Çaba: Herhangi bir işi yapmak için harcanan güç, zorlu, sürekli çalışma.
Çağ: 1. Dönem, mevsim, zaman. 2. Yaş. 3. Yüzyıl, asır. 4. Çağlayan.
Çağan: 1. Bayram. 2. Kalın ve kuvvetli deve kösteği. 3. Doğan kuşu.
Çağatay: 1. Yavru at, tay.2. Cengiz Hanın oğlu.
Çağın: Yıldırım, şimşek.
Çağrı: 1. Birini çağırma, davet. 2. Doğan, çakır kuşu. 3. Rütbe, unvan, san.
Çakıl: Küçük veya orta boyda taş parçası.
Çığ: 1. Dağdan yuvarlanan ve yuvarlandıkça büyüyen kar kümesi. 2. Sürü, kafile. 3. Çok, sık, fazla.
Çığıl: 1. Çakıl ve taş yığını. 2. Kalabalık. 3. İri saman.
Çığır: 1. Çığın kar üzerinde açtığı yol. 2. İz. 3. Taşlı yol, patika. 4. Yenilikçi akım.
Çınar: 1. Boyu 30 m.ye ulaşabilen, kalın dallı, çok uzun ömürlü bir ağaç türü. 2. Dayanak, destek, güç alınan kimse.
D Harfi
Dalyan: 1. Deniz, göl ve nehirlerde kıyılara yakın kurulan büyük balık avlama yeri. 2. Denizde yüzeye yakın yosunlu kaya. 3. Deniz kıyılarında ve denizin dibinde dalgalı biçimde görülen kum.
Daniş: Bilgi, bilim.
Delal: İnsana hoş, sevimli görünen hâl, naz, işve.
Deniz: 1. Yer kabuğunun çukur bölümlerini kaplayan, birbiriyle bağlantılı, tuzlu, büyük su kütlesi. 2. Çok bol.
Denizhan: Eski Türklerde deniz Tanrısı.
Devrim: Dünya görüşünde, felsefede, bilimde, sanatta veya toplumsal düzende birdenbire olan niteliksel değişme.
Diren: Toplayan.
Dirim: 1. Yaşama, hayat. 2. Yaşama gücü.
Doğu: Güneşin doğduğu yön, gündoğusu.
Doruk: 1. Tepe, en yüksek yer, uç, zirve. 2. En üstün başarı düzeyi. 3. Kibirli.
Durusel: Saf ve berrak akan sel.
Durusu: Sakin akan saf ve berrak su.
Dünya: Üzerinde yaşadığımız toprak ve denizler, yeryüzü.
E Harfi
Edis: Ediz.
Ediz: Ulu, yüce, değerli kimse.
Ege: 1. Bir çocuğu koruyan, işlerine bakan ve her hâlinden sorumlu olan kimse. 2. Yaşça büyük. 3. Sahip.
Egemen: Buyruk ve hüküm sahibi, buyruğunu yürüten, bağımlı olmayan.
Ekin: 1. Ekilmiş tahılın filiz vermiş biçimi, tarlada bitmiş tahıl. 2. Buğday. 3. Kültür.
Emet: Son, sonuç.
Enginay: İyi, güzel, temiz, sağlam kimse.
Enginiz: İz bırakacak kadar değerli insan.
Enginsu: Açık deniz.
Eren: 1. Erkek. 2. Olağanüstü sezgileriyle birtakım gerçekleri gördüğüne inanılan kimse. 3. Deneyimli, akıllı kimseler. 4. Dost. 5. Hayırlı çocuk.
Ergin: Olgunlaşmış, yetişmiş kimse.
Erginay: Olgunlaşmış, yetişmiş kimse.
Eti: 1. Baba. 2. Küçük kardeş.
Evren: 1. Gök varlıklarının tümü, kâinat. 2. Ejder, ejderha. 3. Boylu boslu, yakışıklı. 4. Kahraman, yiğit. 5. Zaman.
Evşen: Eve mutluluk ve şenlik getiren kimse.
Eymen: 1. Daha uğurlu, daha bereketli.2. Sağ tarafta olan.
Ezel: Başlangıcı, öncesi olmayan geçmiş zaman, öncesizlik.
F Harfi
Falih: 1. Başarılı ve mutlu kimse. 2. Toprağı süren, eken kimse.
Fazıl: Faziletli, erdemli (kimse).
Fercan: Güçlü, parlak, canlı kişiliği olan kimse.
Ferdal: Dalın tomurcuğu.
Ferkan: Güçlü, saygın bir soydan gelen kimse.
Feyiz: 1.Verimlilik, gürlük, ongunluk, bereket.2.Artma, çoğalma. 3.İlerleme, kültürel gelişme, olgunluk. 4.Manevi haz, mutluluk, iç huzuru.
Ferih: Çok sevinçli, neşeli.
Feza: Gök
Fırat: 1. Asurca. Geniş akarsu. 2. Far. Geçit veren, üstünden geçmeye uygun. 3. Türkiye ve Suriye’nin doğu bölgelerini sulayan, Irak’ı aşan, Dicle ırmağıyla birleşerek Basra körfezine dökülen büyük nehir.
G Harfi
Gençay: Hilal, ayça.
Giray: Eskiden Kırım hanlarının ve han ailesinden olan prenslerin kullandığı san.
Göğem: 1. Yeşile çalar mor renk. 2. Bir çeşit yabani ekşi erik. 3. Yapraklanmış ekin.
Gökay: Mavi gözlü kimse.
Göksel: Gökle ilgili, semavi.
Göksu: 1. Gökten inen su.2. Türkiye'nin çeşitli yerlerinde bulunan akarsuların genel adı.
Göksun: "Yüksel, yücel" anlamında kullanılan bir ad.
Gönenç: Bolluk, rahatlık ve varlık içinde yaşama.
Görkem: 1. Gösteriş, heybet. 2. İyi gelişmiş, gürbüz.
Güney: 1. Dört ana yönden biri, Kuzey kutbuna karşı olan. 2. Her zaman güneş alan yer.
H Harfi
Haki: Yeşile çalan toprak rengi.
Han: 1. Eski Türklerde kağana bağlı veya kendi başına buyruk, ikinci derecede bir devlet başkanı. 2. Osmanlı Padişahlarının adlarının sonuna getirilen san.
Haslet: İnsanın yaradılışındaki huyu, doğası.
Haşmet: Görkem.
Hazar: Barış ve güven.
Heybet: 1.Korku ve saygı uyandıran görünüş, mehabet. 2.Büyüklük, ululuk, azamet.
Hemdem: Birlikte yaşayan, arkadaş.
I Harfi
Ildır: 1. Parıltı, parlayış. 2. Alacakaranlık. 3. Ege denizi kıyısında Karaburun Yarımadasının batısında arkeolojik nitelikte bir köy.
Ildız: 1. Yıldız. 2. Gün dönümünden on gün önceki gün.
Ilgaz: 1. Atın dört nala koşması. 2. Hücum, akın.
Iraz: Boyun eğen, kabul eden, rıza gösteren.
Irız: Cesur, yiğit.
Işkın: Filiz, sürgün.
İ Harfi
İlkay: Ayın hilal durumu, yeni ay.
İlkutlu: Ülkenin kutlusu, saygın kimsesi.
İlter: Yurdu koruyan, gözeten, yurtsever kimse.
İmer: Çok zengin, varlıklı.
İzgü: 1. İyi, güzel.2. Akıllı, adaletli.
K Harfi
Kayra: Büyük bir kimseden gelen iyilik, ihsan.
Kutay: 1. Kutlu, uğurlu ay. 2. İpek, ipekli kumaş.
Kutlay: Kutlu, uğurlu ay.
Kutlu: Uğurlu, kutsal, mutlu.
Kuzey: 1. Sağını doğuya, solunu batıya veren kimsenin tam karşısına düşen yön, dört ana yönden biri, şimal, güney karşıtı. 2. Bulunduğu noktaya göre kuzeyde kalan yer.
L Harfi
Lami: Parıldayan, parlak, parıltılı.
Lemi: Parlak, parıldayan.
Laden: Ladengillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen, tüylü ve genellikle yapışkan yapraklı, beyaz veya pembe çiçekli, reçinesi hekimlikte kullanılan bir bitki.
Ledün: Tanrı huzuru, Tanrı katı.
Liva: Sancak. Tugay.
Lider: Önder, şef.
M Harfi
Mavi: Gökyüzünün rengi.
Mercan: 1. Tropik ve ılık denizlerde yaşayan, geniş resifler oluşturan, mercanlar sınıfının örneği olan, kırmızı kalker iskeletli hayvan.2. Bu hayvanın iskeletinden elde edilen ve süs eşyaları yapımında kullanılan madde. 3. Açık kırmızı renkte bir balık türü.
Meriç: Kuş iskeleti.
Merih: 1. Ateş rengi.2. Güneş sistemini oluşturan dokuz gezegenden biri.
Mirkelam: Güzel, nazik konuşan kimse.
Mutlu: Mutluluğa ermiş olan, mesut.
N Harfi
Nasuh: 1. Öğütçü, öğüt veren. 2. Temiz, saf.
Narter: Cesur, yürekli kimse.
Nehar: Gündüz
Nesim: Hafif yel, esinti.
Nevfel: 1. Deniz. 2. Leyla ile Mecnun hikâyesindeki Mecnun'un adı.
Nezih: Temiz. Temiz Ahlaklı.
Nezir: Adak.
Nilhan: Nil ve han.
Noyan: 1. Başkomutan. 2. Bey.
O Harfi
Oflaz: 1. İyi, güzel, eksiksiz, tam. 2. Gürbüz, yakışıklı, güzel giyinen. 3. Becerikli. 4. Eflatun rengi. 5. İşe yarar.
Ogan: 1. Tanrı. 2. Güçlü, kuvvetli.
Ogün: Anımsanan, belirli bir günde doğan kimse.
Oğuz: 1. Sağlam, gürbüz, güçlü delikanlı. 2. Temiz kalpli dost, iyi arkadaş. 3. Kır adamı, köylü. 4. Saf, deneyimsiz kimse. 5. Türklerin en büyük boylarından birinin ve bu boydan olan kimselerin adı.
Okay: 1. Satürn gezegeni. 2. Beğenme.
Olcay: 1. Baht, talih, şans. 2. Bahtlı, talihli.
Olgaç: Olgun, yetişkin, iyi gelişmiş.
Omaç: Hedef, amaç, gaye.
Omay: 1. Seçkin, seçilmiş. 2. Özet, öz.
Onat: 1. İyi, güzel, düzgün. 2. İyi yaradılışlı. 3. Doğru, dürüst, nitelikli. 4. Kolay.5. Uygun, münasip, yakışır. 6. İyi ahlâklı.
Ongu: 1. Gönül rahatlığı, mutluluk, sağlık. 2. Bayındırlık, gelişmişlik.
Ongun: 1. Eksiksiz, tam. 2. Verimli, bol. 3. Kutlu, uğurlu, beğenilen kimse. 4. Kurtulmuş, onmuş. 5. Gelişmiş, gürbüz. 6. Bayındır.
Oray: 1. Ateş gibi kızıl renkli ay. 2. Şehirli, şehirde yaşayan.
Orbey: Bekçi muhafız.
Orçun: Ardıllar, halefler.
Orkun: Orta Asya Türklerinin kullandığı en eski yazı.
Ortan: Ateş renginde kızıl tan.
Ortunç: Ateş renginde tunç.
Otay: Ateş renginde ay.
Oytun: 1. Kutsal, mübarek. 2. Beğenilen, güzel yer. 3. Alçak yer, ova.
Ö Harfi
Öğe: 1. Çok akıllı. 2. Yaşlı kimse. 3. Bir ulusun büyüğü, ileri geleni. 4. Hekim. 5. Ün, şöhret.
Öğet: 1. Beğenilen, aranılan, övülen.2. İyi, güzel.
Öğün: 1. Zaman, vakit. 2. Kez, defa. 3. Önde, ileride olan.
Öğünç: Övünmeye yol açan, övünülecek şey.
Öğüş: Çok, fazla.
Öğüt: Bir kimseye yapması veya yapmaması gereken şeyler için söylenen söz.
Ömür: Yaşama, yaşayış, hayat.
Önay: Ocak ayında doğan.
Önen: Hak, adalet.
Öner: Önde gelen, başta gelen kimse.
Öney: Önde olan, önde gelen, üstün.
Övünç: Övünmeye yol açan, övünülecek şey.
Özbay: Gerçekten zengin olan kimse.
Özbek: 1. Güçlü, cesur, korkusuz kimse. 2. Orta Asya’da yaşayan bir Türk boyu ve bu boydan gelen kimse.
Özbey: Gerçekten bey olan kimse.
Özbilge: Gerçekten bilgili olan kimse.
Özgün: 1. Nitelikleri bakımından benzerlerinden ayrı ve üstün olan. 2. Yalnız kendine özgü bir nitelik taşıyan.
Özgür: 1. Kendi kendine hareket etme, davranma, karar verme gücü olan. 2. Tutuklu olmayan, hür. 3. Başkasının kölesi olmayan. 4. Bağımsız.
P Harfi
Pamir: Orta Asya’da Tacikistan, Çin, Sincan Uygur Özerk sınırında bulunan lalenin ana vatanı olan ve Himalaya Dağlarının kuzey silsilelerini teşki eden sıra dağların adı.
Payam: Badem.
Payiz: Güz, sonbahar. Yaşlılık.
Pekin: Üzerinde kuşku duyulmayan, kesinlikle bilinen, kesin.
Poyraz: 1. Kuzeydoğudan esen soğuk rüzgâr. 2. Kuzey yönü.
R Harfi
Rasin: Sağlam, dayanıklı, güçlü.
Refik: Arkadaş, dost.
Reha: Kurtuluş, kurtulma.
Renas: Yol bilen.
Rical: 1.Erkekler. 2.Yüksek makamlardaki devlet adamları.
Rüzgar: 1. Zaman, devir. 2. Dünya. 3. Yel.
S Harfi
Sadun: Mübarek, kutlu, uğurlu.
Safa: 1. Gönül rahatlığı, rahatlık, kaygısız ve sakin olma. 2. Eğlence, zevk, neşe.
Safir: Mavi renkli, değerli bir korindon türü, gök yakut.
Sahir: 1. Geceleri uyumayan, uykusuz. 2. Büyücü.
Sakman: 1. Uyanık, akıllı kimse. 2. Sessiz, sakin kimse.
Salah: 1. Düzelme, iyileşme, iyilik. 2. Barış. 3. Dine olan bağlılık.
Salkan: Güçlülüğün simgesi olarak yiğit, cesur.
Salman: Başıboş, serbest, özgür.
Sanay: Ay gibi güzel, ayı anımsatacak kadar güzel.
Saygın: Saygı gören, sayılan, hatırlı.
Seçen: İyiyi kötüden, güzeli çirkinden ayıran kimse.
Seçkin: Benzerleri arasında niteliklerinin yüksekliğiyle göze çarpan, üstün, seçilen.
Selek: 1. Eli açık, cömert. 2. Düzensiz, savruk.
Servet: Zenginlik, varlık.
Sezek: Duygulu, hassas, anlayışlı.
Sezer: Duygulu, hisli, anlayışlı.
Sezgen: Sezgili, hisseden, duyan.
Sezmen: Sezen, anlayan kimse.
Somer: Doğru ve güçlü kimse.
Sonat: Bir veya iki çalgı için yazılmış, üç veya dört bölümden oluşan müzik yapıtı.
Soydan: Soylu bir aileden gelen, soylu.
Sunal: Sunma, sunuş ile ilgili.
Sunay: Ay gibi parlak olan, parıltı veren.
Süha: Büyükayı yıldız kümesinden en küçük yıldız.
Ş Harfi
Şafak: Güneş doğmadan az önce beliren aydınlık.
Şan: Ün, nam, şöhret.
Şanal: "Adın duyulsun, ünlü, şanlı bir insan ol” anlamında kullanılan bir ad.
Şanlı: Ünlü, tanınmış kimse.
Şen: Neşeli, sevinçli.
Şenkal: "Her zaman neşeli kal" anlamında kullanılan bir ad.
Şeren: Çevik, tez canlı.
T Harfi
Tamar: 1. Canlı varlıklarda kan dolaşımına yarayan kanal. 2. Yer altında belli bir maden alanı. 3. Huy, yaradılış. 4. Tür.
Tamay: Ayın bütün durumu, dolunay.
Tan: 1. Güneş doğmadan önceki alaca karanlık, şafak vakti. 2. Sabah akşam esen serin rüzgâr.
Tanaltan: Şafak gibi aydınlık hükümdar.
Tardu: Armağan, hediye.
Taylan: 1. İnce, kibar, güzel, uzun ve düzgün boylu. 2. Çok yağmur yağmasına karşın işlenebilir durumdaki toprak.
Tekay: Eşsiz ay.
Tekçe: 1. Bir topluluk oluşturan şeylerin her biri. 2. Tek başına, yalnız. 3. Yegâne, eşsiz, benzersiz.
Terlan: Sarı renkli, büyük pençeli, kartala benzeyen bir kuş.
Toprak: 1. Yer kabuğunun canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü. 2. Ülke, memleket. 3. İşlenmiş arazi.
Tufan: 1. Nuh Peygamber zamanında yağan ve bütün dünyayı su altında bırakan şiddetli yağmur. 2. Şiddetli yağmur.
Tumay: Sessiz, sakin.
Tuna: 1. Çok, bol. 2. Yavru. 3. Görkemli, gösterişli.
Tunay: 1. Sessiz, sakin. 2. Gece görünen aydınlık.
Tümer: Tam erkek, yiğit.
Türe: 1. Görenek, gelenek, töre. 2. Subay, komutan. 3. Hak ve hukuka uygunluk, adalet.
Tüzün: Yumuşak huylu, sakin, soylu, asil kimse.
U Harfi
Uçar: Uçan, uçucu.
Uçay: Son ay.
Uçkan: Çok uçan, uçucu.
Uğraş: Bir güçlüğü yenmek için gösterilen sürekli çaba, mücadele.
Uğur: 1. Bazı olaylarda görülen ve insana iyilik getirdiğine inanılan belirti veya bazı nesnelerde var olduğuna inanılan iyilik kaynağı.2. Bu nitelikte olduğuna inanılan şey.3. İyilik, şans, talih, baht. 4. Fırsat, tesadüf.
Uluberk: Erdemli, saygın, güçlü kimse.
Uluç: Yüce, saygın kimse.
Ulus: 1. Millet, halk, insan topluluğu. 2. Göçebe. 3. Oba, aşiret kavim.
Umur: Görgü, bilgi, deneyim.
Ural: Kale, şehir, kent al, ele geçir" anlamında kullanılan bir ad.
Uraz: Talih, şans.
Uruç: Yukarı çıkma, yükselme, ağma.
Usbay: Akıllı, saygın kişi.
Utkan: 1. Zafer kazanmış, muzaffer. 2. Şerefli, onurlu soydan gelen.
Uygar: Kültürlü, eğitimli, görgü kurallarına uyan, medeni kimse.
Uygur: Uygar, medeni.
Uzay: Bütün varlıkların içinde bulunduğu sonsuz boşluk.
Ü Harfi
Ülger: 1. Şeftali, kumaş vb.ndeki ince tüy. 2. Vecize.
Ülgü: 1. Yakışıklı kimse. 2. Pay, hisse. 3. Tutum, tavır.
Ülker: Boğa takımyıldızı sınırları içinde bulunan, yedi parlak yıldız ve etrafındaki gaz katmanı ile güzel görünüm veren yıldız kümesi.
Ümit: Umut.
Ünalan: Ün-alan. Adı duyulmuş, ün kazanmış.
Ünsan: Adını duyuran, ünlü.
Üstün: 1. Benzerlerine göre daha yüksek bir düzeyde olan, onları geride bırakan. 2.Birine veya bir şeye göre nitelik bakımından daha yüksek, daha elverişli olan, faik.
Y Harfi
Yağız: 1. Esmer. 2. Doru. 3. Yiğit. 4. Bakımlı hayvan.
Yağızer: Esmer kimse.
Yakut: Pembe veya kırmızı renkte değerli bir süs taşı.
Yalazan: Şimşek.
Yalım: 1. Alev, ateş. 2. Kılıç, bıçak vb.nin kesici yüzü. 3. Kaya. 4. Sarp yer, uçurum. 5. Şimşek. 6. Kuvvet, kudret. 7. Orun, derece. 8. Çalım, gurur; onur.
Yalın: 1. Gösterişsiz, süssüz, sade. 2. Alev, ateş. 3. Taş, büyük kaya. 4. Çıplak, örtüsüz.
Yalkı: 1. Yalın, tek. 2. Işın
Yalkın: 1. Serap, ılgın. 2. Alev.
Yamaç: 1. Dağın veya tepenin herhangi bir yanı. 2. Karşı. 3. Yan, yakın.
Yankı: Sesin bir yere çarpıp geri dönmesiyle duyulan ikinci ses, ses yansıması.
Yarkın: 1. Şimşek, ışık 2. Işıklı.
Yasa: Kanun, düzen, töre.
Yekta: Tek, eşsiz, benzersiz.
Yener: Üstün gelen, kazanan.
Yıldır: Parlak, parlayan, ışıklı, ışık.
Yılhan: Yılın hükümdarı
Yoldaş: 1. Arkadaş, dost, yol arkadaşı. 2. Ortak bir görüşü benimseyenlerden her biri.
Yöntem: 1. Yol, tarz, metot. 2. Yetenek. 3. Uygun, kolay.
Yücelen: Yükselen, yüce bir duruma gelen.
Z Harfi
Zade: 1. Evlat, oğul. 2. Dürüst, doğru adam.
Zaik: Tadıcı, tadan, tat alan.
Zeycan: Candan, cana yakın.
Zinnur: Nurlu, ışıklı, aydınlık.
Zirve: Doruk, bir şeyin en yüksek noktası, tepesi.
Zobu: 1. İri yarı, kalın, kaba. 2. Delikanlı. 3. Zor, sıkıntılı. 4. Eski vezir konaklarındaki hizmetli.
Zorlu: 1.Güçlü, kuvvetli, şiddetli. 2.Tuttuğunu koparan, baskı yapabilecek ölçüde güçlü (kimse). 3.Zor, güç yapılan.
Zuhur: Görünme, meydana çıkma, baş gösterme.
Anne baba olarak erkek bebeğinize güzel ve anlamlı bir isim bulmak istiyorsunuz. Erkek bebeğinize hala isim arıyorsanız sizin için hazırladığımız Erkek Bebek İsimleri listemizden fikir alabilirsiniz.