Bebeğiniz için en iyi besin anne sütüdür
bg

Bebeklerde Kalça Çıkığı Nedir? Tedavisi Nasıl Olur?

Halk arasında doğuştan kalça çıkığı olarak bilinen gelişimsel kalça çıkığı, bebeklerin kalça ekleminin düzgün bir şekilde gelişmemesi durumudur. Eskiden ‘doğuştan kalça çıkığı’ olarak bilinse de bu rahatsızlık, doğuştan olabileceği gibi doğum esnasında ya da sonradan yapılan yanlış uygulamalardan dolayı da ortaya çıkabilir. O nedenle artık ‘gelişimsel kalça displazisi’ yani ‘gelişimsel kalça çıkığı’ olarak adlandırılan bu rahatsızlık, erken teşhisle ameliyata gerek kalmadan tedavi edilebilir. Yazımızı okuyarak Bebeklerde kalça çıkığı nedir? Tedavisi nasıl olur? gibi soruların yanıtlarını alabilir, ayrıca Bebeklerde Gelişimsel Kalça Displazisi Nedir, Belirtileri ve Tedavisi başlıklı içeriğimizden de daha detaylı bilgiler edinebilirsiniz.

Gelişimsel kalça çıkığı nedir?

Gelişimsel kalça çıkığı, kalça ekleminin stabil olmaması nedeniyle oluşan ve çok farklı şekillerde karşılaşılabilen ortopedik bir sorundur. Kalçanın oluşumu sırasında çeşitli nedenlerle sonradan yapısal bozulma gösterdiği bir hastalıktır. Kalça eklemindeki top (femur başı) ve yuva (asetabulum) arasındaki uyumun bozulduğu gelişimsel kalça çıkığı, bebek büyürken çeşitli etkenlerin varlığında kendiliğinden düzelebilir ya da daha az olasılıkla kötüleşebilir.

Hamileliğin 8. haftasında oluşan bebeğin kalça eklemindeki gelişim, doğumdan sonra ilk 4 yılda belirgin hızla devam eder. 8 yaşına kadar süren ve bu yaştan itibaren çok yavaşlayan çocuktaki kalça gelişiminin, yaklaşık 15 yaşlarında erişkin şeklini aldığı kabul edilir. Ortopedi yazılı kaynaklarına göre gelişimsel kalça çıkığının Türkiye’deki görülme sıklığının 1000 canlı doğumda yaklaşık 5 ila 15 arasında olduğu öngörülmektedir. Kızlarda yaklaşık 4-8 kat daha fazla görülen gelişimsel kalça çıkığında, sol kalçanın daha fazla etkilendiği de görülmektedir. 


Bebeklerde kalça çıkığı neden olur?

Normal bir kalça ekleminde uyluk kemiğinin üst kısmı yuvarlak şeklindedir ve kalça kemiğindeki çukur şeklindeki yuvaya (asetabulum) sıkıca oturur. İşte gelişimsel kalça çıkığı, bebeklerde ve küçük çocuklarda kalça ekleminin top (femur başı) ve yuva kısmının düzgün şekilde oluşmaması durumudur.

Bebeklerde kalça çıkığında birden fazla etken rol oynayabilir. Bağ doku gevşekliği gibi mekanik yapısal faktörler, ırk özellikleri ve cinsiyet gibi genetik faktörler ve makat doğum, ilk doğum, doğum sonrası pozisyon gibi mekanik çevresel faktörler bebeklerde kalça çıkığının oluşumuna etki eder.

Bebeklerde kalça çıkığının nedenleri arasında şunlar yer alabilir;

  • Ailede kalça çıkığı olan bireylerin olması, bebekte de görülme riskini artırır.
  • Bebeğin doğum sırasında ayakları veya poposunun önde gelmesi (makat gelişi), kalça eklemi üzerinde baskı oluşturarak çıkık riskini artırabilir.
  • Rahimdeki amniyon sıvısının normalden az olması, bebeğin hareketlerini kısıtlayarak kalça gelişimini olumsuz etkileyebilir.
  • Anne karnında yer darlığı nedeniyle kalçalar yeterince hareket edemeyebilir. Özellikle ilk gebeliklerde rahmin henüz tam olarak gevşememiş olması, bebeğe baskı uygulayarak kalça çıkığı riskini artırabilir.
  • İkiz veya üçüz gibi çoğul gebeliklerde rahimdeki alanın kısıtlı olması, bebeklerin pozisyonunu etkileyerek kalça gelişimini olumsuz etkileyebilir. Rahimdeki sınırlı alan nedeniyle bebekler rahatça hareket edemez.
  • Bebeğin bacaklarının düz ve sıkı bir şekilde kundaklanması da kalça ekleminin doğal pozisyonunu bozarak çıkık riskini artırabilir. Bebeğin bacaklarının sıkıca sarılması, kalçaların bacaklar hafif açık ve dışa dönük olacak şekilde doğal pozisyonda durmasını engeller.
  • Bebeği bacaklarından tutarak kaldırmak veya bacaklarını birleştirerek taşımak kalça eklemine zarar verebilir.
  • Bebeğin kalça ve bacak hareketlerini kısıtlayan dar kıyafetler ve bezler kalça gelişimini olumsuz etkileyebilir.
  • Özellikle annenin salgıladığı relaksin hormonuna duyarlılık nedeniyle kalça bağ dokuları daha gevşek olabilir. Kız bebeklerde erkek bebeklere göre kalça çıkığı daha sık görülür. Anneden geçen hormonlar, kız bebeklerin kalça eklemlerindeki bağları daha fazla gevşetebilir.
  • Boyun eğriliği veya ayak deformiteleri gibi bazı doğuştan gelen durumlarla birlikte bebekteki kalça çıkığı görülme riski artabilir.


Gelişimsel kalça çıkığı için risk faktörleri nelerdir?

Bebeklerde ve çocuklarda sık görülen bir ortopedik problem olan gelişimsel kalça çıkığı, doğum öncesinin yanı sıra sonradan da oluşabilir. Bu nedenle doğumdan hemen sonra tespit edilebileceği gibi, bazen çocukluk döneminde veya hatta yetişkinlikte de fark edilebilir. 

Gelişimsel kalça çıkığı için pek çok risk faktörü vardır. Bunların başında ise şunlar gelir;

  • Ailede 1. ve 2. derece akrabalarda kalça çıkığı öyküsü bulunması
  • Bebeğin kız olması
  • Bebeğin anne rahmindeki pozisyonu
  • İlk doğum
  • Normal doğum sırasında bebeğin ters pozisyonda gelişi (makat geliş)
  • Çoğul (ikiz-üçüz) gebelikler
  • Amniyon sıvısının azlığı
  • Bebekte doğuştan ayak deformitelerinin bulunması

Bebeklerde kalça çıkığı, genetik yatkınlık, anne karnındaki ve doğum sonrası faktörlerin birleşimi sonucu ortaya çıkabilen bir durumdur. Ailesinde kalça çıkığı bulunan, ilk doğum ve kız çocuğu gibi birkaç risk faktörünün bir arada bulunması, o bebekte hastalığın görülme riskini artırabilir. Bu nedenle, risk faktörlerine sahip bebeklerin doğumdan itibaren düzenli olarak kalça muayenesi geçirmesi erken teşhis ve tedavi için büyük önem taşır.


Bebeklerde kalça çıkığı belirtileri nelerdir?

Gelişimsel kalça çıkığının belirtileri, hastalığın şiddetine ve çocuğun yaşına bağlı olarak değişir. Bebeklerde kalça çıkığı, genellikle erken dönemde belirgin şikâyet vermese de bazı belirtiler dikkatli bir gözle fark edilebilir.

Bebeklerde kalça çıkığına bağlı olarak; kalça eklemi gevşekliği, bacaklarda asimetri, kalça hareketlerinde kısıtlılık ve cilt kıvrımlarında asimetri gibi belirtiler görülebilir. Daha büyük çocuklarda ise yürüyüş bozuklukları ve topallama gibi belirtiler ortaya çıkabilir.

Tedavi edilmediğinde kalıcı eklem hasarına yol açabilen bebeklerde kalça çıkığı belirtileri arasında şunlar yer alabilir;

  • Emeklemede, oturmada ve yürümede yaşanan motor fonksiyonu bozukluğu
  • Kalça eklemlerinde olması gereken hareketliliğin sınırlılığı
  • Yürümede aksaması, topallama
  • İki bacak aralığında uzunlukların farklı olması, eşitsizlik
  • Bebeğin bacaklarını açarken kısıtlılık ve zorlanma
  • Bacakların dışa doğru açılım göstermemesi
  • Bacak ve kalça kıvrımlarında asimetriler
  • Kalça ekleminin hareket ettirilmesi ile tık sesi duyulması
  • Kalça ekleminde esneklik farklılıkları
  • Bebeğin bir bacağını daha az kullanması ve hareket ettirmesi

Eğer bebeğinizde bu belirtilerin biri veya birkaçı varsa mutlaka sağlık ocağındaki aile hekiminize, çocuk doktoruna ya da bir ortopediste danışmalısınız.


Kalça çıkığı olan bebek nasıl yürür?

Vücudun en büyük eklemlerinden biri olan kalça ekleminin, düzgün çalışması, yürüyüş ve hareket kabiliyeti için son derece önemlidir. Kalça çıkığı olan bir bebeğin yürüme şekli, çıkığın tek veya çift taraflı olmasına göre değişiklik gösterir.

Kalça çıkığı, genellikle 1 yaşına geldikten sonra bebeğin yürüyüşü ile ortaya çıkar. 1 yaşında görülen hastalarda, yürüme gecikmesi, topallama, sallanarak yürüme olarak kendini gösterebilir.

Eğer tek taraflı kalça çıkığı varsa bebekteki yürüyüşte bazı belirgin farklar gözlenebilir. Etkilenen bacak kısaldığı için bebek bu bacağı üzerinde yürürken parmak ucuna basma eğiliminde olur. Tek taraflı kalça çığında bebek yürürken gövde, sağlam tarafa doğru eğilir. Bu, çıkık taraftaki kalça kaslarının zayıflığından kaynaklanır. Ya da bebek, çıkık taraftaki bacağı üzerinde durduğunda, pelvis karşı tarafa doğru eğilir. Tek taraflı kalça çıkığının bir diğer belirtisi ise bebeğin, etkilenen bacağını tam olarak kaldıramadığı için yürürken sürüklemesidir.

Eğer bebekte iki taraflı kalça çıkığı varsa yürüyüş özellikleri farklı olabilir. Her iki kalçadaki kas zayıflığı nedeniyle bebek, ‘ördekvari yürüyüş’ diye adlandırılan şekilde yani bacaklarını yana savurarak yürür. Aynı zamanda bu durumdaki bebeklerde artmış bel çukuru vardır. Dengeyi sağlamak için bel bölgesinde içe doğru eğrilik artar.

Bu yürüme bozuklukları, genellikle çocuğun yürümeye başlamasıyla fark edilir. Eğer çocuğunuzda bu tür belirtiler gözlemliyorsanız, bir sağlık kuruluşuna başvurarak ortopedi uzmanından değerlendirme almanız gerekir.


Bebeklerde kalça çıkığı teşhisi nasıl yapılır?

Bebeklerde kalça çıkığı teşhisi için en uygun tanı ve tedavi dönemi yenidoğan dönemidir. Doğumdan sonra hastaneden taburcu olmadan bebeğin ilk muayenesinde doktor tarafından kalça çıkığı olup olmadığı değerlendirilir. İlk muayenede herhangi bir sorun saptanmadıysa bebek 3-4 haftalık olduğunda, sağlık ocağındaki aile hekimine götürülmelidir. Aile hekiminin değerlendirmesi doğrultusunda gerekirse ortopedi muayenesi ve kalça ultrasonu için hastaneye gidilmesi gerekebilir. 

Yenidoğan dönemindeki risk faktörlerinin saptanması için tanı, fizik muayene ve radyolojik muayene (ultrasonografi) ile konulur. Fizik muayene, düz radyografi ve ultrasonografiyi içeren radyolojik incelemeler yapılabilir. Yenidoğan döneminde kalçaların fizik muayenesi gelişimsel kalça displazisi tanısında altın standart olarak düşünülmesine karşın, kesin tanı için kalça ultrasonografisi dünyada yaygın olarak kabul gören ve kullanılan bir yöntemdir. Risk faktörü taşıyan ve/veya en az bir fizik muayene bulgusu pozitif olan bebekler yaşamlarının en geç ilk 4-6 haftasında ultrasonografik olarak taranmalıdır.

Bebeklerde kalça çıkığında erken tanı konulduğunda cerrahi girişimlere gerek kalmaksızın basit müdahalelerle tedavi edilebilir. Erken tanı ve uygun tedavi ile tedavi başarısı artar, tedavi kolaylaşır, kalıcı sakatlıklar önlenebilir. 

Bu nedenle TC Sağlık Bakanlığı, Ulusal GKD Erken Tanı ve Tedavi Programı adıyla bebeklerin sağlıklı gelişimine katkıda bulunmayı ve kalıcı kalça problemlerinin önüne geçmeyi amaçlayan önemli bir halk sağlığı programı yürütmektedir. Bebeklerde kalça çıkığının erken dönemde tespit edilerek uygun şekilde tedavi edilmesini sağlamak olan program sayesinde, kalça çıkığına bağlı oluşabilecek kalıcı sorunların ve sakatlıkların önüne geçilmesi hedeflenmektedir.


Kalça ultrasonu (bebeklerde kalça çıkığı testi)

Yenidoğan kalçası ağırlıklı olarak kıkırdak yapıda olduğu için direkt radyografi ile değerlendirmek zordur. Bu dönemde top (femur başı) ve yuva (asetabulum) arasındaki uyumu ve ilişkiyi en iyi kalça ultrasonografisi ortaya koyar. Radyolojik tanıda yaşamın özellikle ilk 6 ayında kalça ultrasonografisinin yapılması oldukça önemlidir.

Kalça ultrasonografisinin olumlu yönleri hızlı ve kesin tanıya olanak vermesi, bebek için x-ışını içermediğinden zararlı olmamasıdır. Röntgen filminde görülemeyen büyüme kıkırdaklarını gösteren ultrason, bebeğe herhangi bir yan etkisi bulunmayan, ses dalgalarından faydalanılan bir görüntüleme yöntemidir. 

Kalça ultrasonu çekiminde radyasyon kullanılmaz. Bebek hiçbir ağrı hissetmez. Yenidoğan kalça ultrasonu prosedürü yaklaşık 20 dakika sürebilir. 1-2 gün içinde alınabilen sonuçlarda yer alan değerler ise çocuk doktoru tarafından değerlendirilir. 


Bebeklerde kalça çıkığı tedavisi nasıl yapılır?

Bebeklerde kalça çıkığının çok büyük bir bölümü, erken tanı ile rahatsızlığın ilerideki hayatına olumsuz hiçbir etkisi kalmayacak şekilde, tam olarak tedavi edilebilir. 

Bebeklerde kalça çıkığı tedavisinde amaç, en kısa sürede kalça eklemini anatomik olarak yerine oturtmak, bunu sürdürerek kalça eklemindeki top (femur başı) ve yuvanın (asetabulum) normal gelişimini sağlamaktır. Kalça çıkığı teşhis edildiği zaman, bebeğin ilk aylarında birtakım bandaj uygulamaları ve yastıklar ile tedavi edilir. Tüm tedavilere rağmen bebek 1 yaşına geldiğinde hala bir çıkıklık söz konusu ise cerrahi yöntemler uygulanabilir.

Bebeklerde kalça çıkığı tedavisi sonrası iyileşme süreci oldukça hızlıdır. Alçı çıkarıldıktan sonra, birkaç hafta içinde bebeklerde ağrı ya da bacağın tam açılmaması gibi sorunlar ortadan kalkar. Bununla birlikte ameliyatın ardından düzenli ortopedist kontrolü ve fizik tedavi gerekebilir.

Tedavide özellikle yaşamın ilk 2-3 ayı altın dönemdir. Gelişimsel kalça çıkığı teşhisinde, 2 yaşından önce erken teşhis konulması tedavinin olumlu sonuçlar vermesi ihtimalini artırır. Tanı ne kadar geç konursa yapılacak girişimlerin karmaşıklığı ve komplikasyon riski o kadar artabilir.


Doğumsal kalça çıkığı önlenebilir mi?

Günümüzde daha çok gelişimsel kalça displazisi olarak adlandırılan doğumsal kalça çıkığı, önlenebilir bir sakatlık nedenidir. Uzmanlara göre bu durumu önlemenin tek şartı, erken teşhis olarak gösterilir. Bebeklerde doğumdan 6 haftadan sonra yapılan taramalar sonrasında tedaviye başlanarak hastalığın önüne geçilebilir. Uzmanlara göre ultrasonografik tarama yöntemiyle erken teşhis ve tedavi olunduğunda, kalça çıkıklığında sorunsuz iyileşme ile hastalığın önüne geçilebilir.

Özellikle bazı önlemler alınarak bebeklerde kalça çıkığı riskini azaltmak mümkündür. Bebeklerin doğru pozisyonda kundaklanması ve kalça eklemlerine baskı yapacak hareketlerden kaçınılması riski azaltabilir. Ailede kalça displazisi öyküsü olan veya makat geliş doğan bebeklerde, risk daha yüksektir. Bu bebeklerin kalça eklemi gelişimi yakından izlenmeli ve gerektiğinde erken müdahale yapılmalıdır. Ayrıca, bebeklerin düzenli olarak ortopedik muayenelerden geçirilmesi, rahatsızlığın erken teşhis edilmesine yardımcı olabilir.

Yenidoğan tarama testleri içinde yer alan kalça ultrasonu ile ilgili bilgi alarak bebeğinizin hayata sağlıklı adımlar atmasına yardımcı olabilirsiniz. Bu konuda daha detaylı bilgi almak için İlkadımlarım’da yayınlanan Bebeklerde Kalça Ultrasonu Ne Zaman Yapılır? başlıklı içeriğimizi okuyabilirsiniz.

 

 

Kaynaklar

ilkadımlarım app

İlkadımlarım: Bebek Gelişimi

İlkadımlarım'ı uygulamada aç